Bolu Abant etkinliği anıları 11.01.2015
Soğuk ve yorucu bir haftanın ardından sıradaki rotamız Abant Gölünün karlı tepeleri idi.
Kahvaltı molasından 1.5 saat sonra nihayet göl kenarına ulaşıyoruz. Hava sakin güneşli ve ılık. Her şey kar yürüyüşüne uygun görünüyor. Giyinme kuşanma faslının ardından artık yeni bir maceraya hazırız. Etkinliğe katılan 29 deliden zır deli olan 21 tanesi 1.5 mt kara aldırmadan dalıverdiler Abant’ın karlı göknar ormanına. Bol kar dağcıların en sevmediği kar tipi. Yumuşak pamuk şeker hedik bile para etmedi. Yine de azimle geçtiler ilk tepeyi ,burada olmak çok ama çok keyifli.
Rüzgar soğuk soğuk eserken hemen sağımızda yağan karı kucaklamış ladinler, önümüzde küçük bir tavşanın ayak izleri, solumuzda beyaz örtüsünü çekmiş uyuyan Abant gölü. Gözlerimiz kar beyazı , ciğerlerimiz bol oksijeni , ruhumuz bu sakinliği kocaman bir nefesle içine çekiyor. Tepeye vardıktan sonra yürümek biraz daha kolaylaşıyor. Buraya çıkana kadar Barbaros Handan Erkan Umut Kubilay azimle iz açıyorlar. Kar neredeyse bele kadar geliyor.
Yaklaşık 3 saat bata çıka bir çocuk tadında ikinci tepeye varıyoruz. Fotoğraflar çekiliyor biraz yorgun ayaklarımız dinleniyor ve gitmeli mi dönmeli mi zor karara sıra geliyor.
Gitsek bu bol karda anca 5 saat yürüdükten sonra ancak birinci hedefe ulaşırız. Buda havanın kararması ve soğuması demek. Her ne kadar donanımımız iyi olsa da ne bir aynın kürküne, ne bir tavşanın hafifliğine, nede bir çakalın dayanıklılığına sahibiz. Şehir hayatında belki çok güçlü olabiliriz ama burada tek başımıza bir hiçiz. O nedenle doğaya saygımızı sunup açtığımız yoldan geri dönüşe geçiyoruz.
Bu gün faklı yerlerden gelmiş farklı insanlar birlikte olmaktan büyük keyif aldık. Belki de birçoğumuzun ortak paydası yaşamı algılama şeklimiz. Sistemin dayattığı gibi değil istediğimiz gibi yaşama arzumuz. Bir çoğumuzun kapsında son model bir arabası yok. Çok ünlü markalar bize bir şey ifade etmiyor. Çünkü biliyoruz ki zamanımız, hayatımızda gerekmeyen şeyleri almak için harcayacak kadar kıymetsiz değil. Yürüyüş sonrası ödülümüz keyifle pişmiş sucuk ekmek sıcak çay ve çıtır odun sobası.
Ardından günü noktalamak üzere Abant’ın karla kapı tepelerini uykuya yatırıp günlük olağan hayatlarımıza geri dönüyoruz.
Katılan herkese teşekkürler bir sonraki macerada görüşmek üzere.
İzlemekle yetinmeyin.
Yılmaz Ece
Foto Özlem Köse
0